ZAMAN GÖRÜŞÜM
“Işığın olmağı bir ortamda yarın dün ve bugünden söz etmek mümkün mü ?”
Canay Günler / 2021
SANAT ANLAYIŞIM
Beyin bu dünya üzerindeki yaşayan memeli ve memesiz bütün canlıların “karar” mekanizmasıdır. Bütün kararları bilimsel olarak beynimiz verir. Dolayısıyla yükü ağırdır. Bilimsel olarak bunun aksini düşünemeyiz. Peki ya bu yükü “ruh” dediğimiz meta paylaşıyorsa? Belki de kararları beynimiz veriyorken “ruhumuzun süzgecinden” geçiriyordur. Bu kadar yoğun hissedip ama gözümüzle göremediğimiz için yok saydığımız ya da unuttuğumuz bir şeyin hayatımıza kattığı renk bu kadar barizken bunun bir dokusu olamaz mı?
Çalışmalarımda gözlem ve deneyim sonucu oluşan çeşitli duyguların beyinde yarattığı etkiyi din ve felsefede insanın özü olarak kabul edilen ruh ontolojisi ile bağdaştırdım. Maddesel dünya olan doğa merkez alınarak doğanın ritminden ve toplumsal bazı olaylardan etkilenilerek kişisel deneyimlerle ilişkilendirdim. Doğumdan ölüme kadar bizimle birlikte olan ve yaşlanan sadece beynimiz değil, aynı zamanda fikirleri, duyguları, hisleri süzgecinden geçirdiğimiz ruhumuzdur. Bu koşular altında “ruhun dokusu” nun olmadığını söylemek kendimizi inkar etmekten başka bir şey değildir.